BYD, Uzaktan Güncellemelerle Modellerinde Her Zaman En Yeni Teknolojiyi Sunuyor

Sıradaki içerik:

BYD, Uzaktan Güncellemelerle Modellerinde Her Zaman En Yeni Teknolojiyi Sunuyor

e
sv

Bu Kök Hücre Hareket Özgürlüğünü Geri Kazandırıyor

0 okunma — 18 Temmuz 2025 10:13

Kıkırdak hasarları, günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen, diz, kalça ve omuz gibi eklemlerde ağrı, hareket kısıtlılığı ve fonksiyon kaybına yol açabilen önemli ortopedik sorunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Geleneksel tedavi yöntemlerinin yanı sıra son yıllarda öne çıkan kök hücre tedavileri, hasarlı kıkırdak dokusunun yenilenmesini hedefleyerek umut verici bir çözüm sunuyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Haluk Çelik, kıkırdak hastalıklarında kök hücre tedavileri hakkında bilgi verdi.

Kıkırdak dokusunun doğal iyileşmesi sınırlıdır

Eklemlerin uyumlu hareketine katkıda bulunan en önemli yapı “hyalin kıkırdak dokusu”dur. Hyalin kıkırdak dokusu yüzde 70-80 yüksek su içeriğine sahip bir yapıdır. Kondrosit adı verilen hücrelerden ve onları çevreleyen ekstrasellüler matriks proteinlerden oluşur. Ancak bu doku hasar gördüğünde biyolojik özellikleri nedeniyle doğal olarak iyileşme kapasitesi oldukça sınırlıdır. Eklem sağlığı, hareket kabiliyeti ve yaşam kalitesinde önemli bir rol oynar. Özellikle diz, kalça ve ayak bileği gibi yük taşıyan eklemler günlük yaşamda ciddi biyomekanik streslere maruz kalabilir. Yanlış hareketler, aşırı yüklenme, travmalar, yaşın ilerlemesi gibi nedenler kıkırdak hasarlarına neden olabilir. 

Hareket kısıtlılığı varsa dikkat!

Kıkırdak hasarı olan kişilerde en önemli sorun eklem ağrısıdır. Ayrıca eklemde şişlik, hareket kısıtlılığı ve takılma gibi mekanik şikayetler de olabilir. Eklemlerden bu takılmalardan kaynaklı sesler de gelebilir. Kıkırdak hasarları genç yaştaki kişilerde genellikle küçük alanlarda sınırlı olarak görülürken, yaşla ilişkili dejeneratif eklem hastalıklarında eklemin büyük bölümünü etkiler. 

Erken müdahale önemli

Kıkırdak hasarı oluştuğunda, immün sistem yani bağışıklık elemanları bu bölgeye ulaşamaz ve kendiliğinden tamir mekanizmalarını aktive edemez. Bunun sonucunda çoğu zaman iyileşme ya hiç olmaz ya da kıkırdağa benzer hücreler barındıran “fibrokartilajinöz” dokusuyla sınırlı kalır. Bu doku, ilerleyen süreçte mekanik yüklenmelere dayanamayarak kıkırdak dejenerasyonunun hızlanmasına ve sağlam bölgelerin bozulmasına neden olabilir. Bu nedenle erken dönemde fark etmek ve tedavi planı uygulamak önemlidir.

Kök hücre dokuları doğal bir şekilde yeniler

Kıkırdak hasarlarında klasik tedaviler genellikle ağrı yönetimi, kilo kontrolü, fizik tedavi ve eklem içi enjeksiyonlar ile sınırlıdır. Bu yöntemler kişide rahatlama sağlar, fakat dokularda yenileme sağlamaz. İleri derece kıkırdak hasarlarında ise cerrahi çözümler gündeme gelir. Modern rejeneratif tıbbın en dikkat çeken uygulamalarından biri de kök hücre tedavileridir. Bu tedavi yöntemi özellikle cerrahisiz iyileşme arayışında olan hastalar için idealdir. Bu yöntemle hem ağrı azalmakta hem de eklem fonksiyonu önemli ölçüde iyileşmektedir. Mezenkimal kök hücre temelli yaklaşımlar klinik ortopedi tedavilerinde sıklıkla uygulanmaktadır.

Hücreleri “uyar, iyileştir ve koru” formülü
Mezenkimal kök hücre tedavisinde (MKH) kullanılan hücreler, vücutta birçok farklı hücre türüne dönüşebilme özelliğindedir. Özel laboratuvar işlemleri sonucunda hazırlanır. Kemik iliği, yağ dokusu, eklem içi sıvısını sağlayan sinovyal membran dokusu, kemik zarı ve göbek kordonu başlıca kaynaklarıdır. Hasarlı bölgeye uygulandığında potansiyel olarak hasarlı dokuya dönüşebilir. Hücresel farklılaşma yoluyla yeni kıkırdak hücrelerinin oluşumunu destekler. Bu tedavi ile hücreler uyarılır, iyileşme tetiklenir ve doku bozulmaları baskılanır. Genellikle eklem enjeksiyonları şeklinde uygulanır ama bazı durumlarda artroskopi eşliğinde direkt lezyon içerisine de enjekte edilebilir. PRP veya hyaluronik asit ile kombine uygulamalar planlanabilir.

Ameliyatsız, konforlu ve kısa iyileşme süresi

Ameliyatsız ve herhangi bir kesi olmadan konforlu bir süreç ile tek seansta tedavi sağlanabilir. İşlem sonrası hasta aynı gün taburcu edilir. Uygulama sonrası süreçte ağrının azalması, fonksiyon artışı ve belirgin doku iyileşmesi görülebilmektedir. Kişinin durumuna göre 6-12 ay içinde klinik iyileşmeler ortaya koymaktadır. Kök hücrelerin belirli hasta grubunda kıkırdak nakline benzer sonuçlar verdiği, ancak daha düşük maliyetli olduğu ve daha kısa iyileşme süresi sağladığı söylenebilir.

Sporcular için de oldukça ideal bir yöntem

Uygun hasta seçimi tedavi başarısını belirleyen en önemli faktördür. Çünkü her hasta kök hücre tedavisi için uygun olmayabilir. Örneğin; 2. ve 3. evre osteoartrit hastaları (kireçlenme), bölgesel kıkırdak sorunları olan genç ve orta yaş kişiler, sporcular bu tedavi için en ideal hastalardır. Ancak 4. evre yaygın kıkırdak kaybı, yoğun diz deformitesi, enfeksiyon ve romatolojik hastalıkları olan kişiler için uygun değildir.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

  • Site İçi Yorumlar

En az 10 karakter gerekli